Sigortasız İşçi Çalıştırma Cezası Nedir? Tüm Bilinmesi Gerekenler
Kayıt dışı istihdam iş hayatına dair yıllardır süregelen temel sorunlardan biridir. Sigortasız işçi çalıştırmanın önüne geçmek, kayıt dışı istihdama son vermek için çeşitli caydırıcı önlemler, idari para cezaları ve iş mahkemesi davaları devam etse de; günümüzde hala yapılan denetimlerde iş yerlerinde sigortasız çalıştırılan işçilere rastlanabilmektedir.
Sigortasız işçi çalıştırmada işveren bakımından hedeflenen; sigorta primlerini ödememek, yıllık izinden kıdem tazminatına kadar işçinin yasal nakdi ve sosyal haklarına karşı yükümlü olmamak ve kimi zaman asgari ücretin de altında maaşlarla işçi çalıştırabilmektir. Bu şekilde vergi, prim, ödeme ve yükümlülüklerden tasarruf sağlandığı düşünülür. Oysa sigortasız işçi çalıştırıldığının tespiti ile birlikte işveren tüm bu maddi yükümlülüklerden çok daha ağır idari para cezaları ile karşı karşıya kalabilir. Özellikle iş kazası gibi durumlar neticesinde, iş yerinin kapanmasına kadar gidebilen süreçler devreye girecektir. Sigortasız işçi çalıştıran bir iş yerinin prestijli bir marka oluşturma ve pazarda yer edinme şansı azalacaktır.
Kimi durumlarda sigortasız çalışmayı talep eden taraf işçi de olabilir. Emekli olması, babasından yetim aylığı ya da eşi üzerinden maaş alıyor olması gibi gerekçelerle işçi sigortasız çalışmayı talep edebilir. İşçinin talep etmesi ya da işverenin kararına ses çıkarmaması sonucu değiştirmeyecektir. İşçinin sigorta bildirimini yapma sorumluluğu işverendedir. Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimde bulunmadan işçi çalıştırmak yüklü idari para cezalarına tabidir.
İşçi sigortasız çalışarak ihbar ve kıdem haklarından, emeklilik ve malulen emeklilikten, sağlık sigortası ve işsizlik sigortası haklarından mahrum kalır. Sendikaya üye olamaz. Ailesinin ve çocuklarının geleceğini güvence altına alması mümkün değildir. Sigortasız çalışan işçi aynı zamanda kayıt dışı çalışmanın psikolojik baskısına da maruz kalacaktır. Yıllık izin, haftalık izin, doğum izni gibi haklarını talep etmesi zorlaşacaktır.
Sigortasız İşçi Çalıştırma
Sigortasız işçi çalıştırma ifadesiyle kastedilen; işçinin işe giriş bildirimini zamanında Sosyal Güvenlik Kurumuna iletmemektir. SGK mevzuatına göre işveren, işçinin işe başlamasından en geç bir gün önce işe giriş bildirimini kuruma teslim etmelidir. İnşaat, balıkçılık ve tarım işlerinde çalışanlar işe başladığı gün bildirilebilirler. İş yerinde ilk defa sigortalı bir işçi işe başlatılıyorsa, iş yeri tescilinden itibaren bir ay içerisinde bildirim yapılabilir.
Zorunlu tutulduğu halde işe giriş bildirgesini iletmeyen işveren her işçi için bir asgari ücret tutarında idari para cezasına tabi tutulur. Gecikmeye rağmen kendi başvurusu ile işçiyi sigortalı göstermeye başlayan işverene cezalarda belirli oranda indirimler uygulanabilir.
İşe giriş bildirgesinin verilmediği mahkeme sonucu, Sosyal Güvenlik Kurumu müfettişlerinin denetimi sonucu ya da diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarının yapacağı soruşturma sonucu açığa çıkarsa işveren her işçi için iki asgari ücret tutarında idari para cezası ile karşılaşabilir. Bankalar ve kamu idareleri işlem yaptıkları kişinin sigortalılık yönünden tescilini kontrol etmekle yükümlüdür. Yapılan teftiş ve incelemelerde, banka dökümlerinde, diğer döner sermayeli kuruluşların ve kamu idarelerinin belgelerinde sigorta yönünden yapılan usulsüzlük tespit edilebilir.
Sigortasız İşçi Çalıştırma Cezası Nasıl Hesaplanır?
Sigortasız eleman çalıştırmanın cezası çok boyutlu olarak ele alınmalıdır. Öyle ki; kayıt dışı istihdamın tespiti halinde her işçi için geriye dönük, sigortasız çalışılan süreye ait sigorta primleri, gecikme zammı ve faizi ile birlikte tahsil edilecektir. İşçi kaza geçirir ya da meslek hastalığına yakalanır ise, bu sürecin Sosyal Güvenlik Kurumuna olan maliyet bedeli işverenden tahsil edilecektir.
Sigortasız işçinin tespiti halinde işverenin ibraz ettiği diğer tüm evrak ve belgeler incelemeye tabi tutulacaktır. Bu durumda bu belgeler sigortasız çalışan işçiye ait bilgileri içermediği için; muhasebe defterinin geçersiz olması, aylık prim ve hizmet belgesinin olmaması, bordronun geçersiz olması, yasal defterin geçersiz olması gibi kalemlerin her birinden kaynaklı idari para cezaları doğabilir. Bu hesaplamaya göre sigortasız çalıştırılan işçi sayısına ve süresine göre işverenin ödeyeceği cezanın katlanarak artması beklenmektedir.
Temel idari para cezalarının bir araya gelmesiyle, bilanço esasına göre defter tutma yükümlülüğü olan bir işveren için bir yıl boyunca tek bir işçiyi sigortasız çalıştırmanın cezası asgari ücretin 38 katına kadar çıkabilir. Bu hesapta aşağıdaki kalemler dikkate alınır:
- İşe giriş bildirgesinin eksikliğinden dolayı brüt asgari ücretin 2 katı
- Aylık prim hizmet belgesinin eksikliğinden dolayı her ay için brüt asgari ücretin 2 katı (toplam 24 asgari ücret)
- Ücret bordrosunun geçersiz olmasından dolayı her ay için brüt asgari ücretin yarısı (toplam 6 asgari ücret)
- Yasal defterin geçersiz olmasından dolayı her ay için brüt asgari ücretin yarısı (toplam 6 asgari ücret)
Yasal defter tutma zorunluluğu bulunmayan işletmelerde bu ceza son kalem düşülerek asgari ücretin 32 katı seviyesinde kalabilir. Denetime tabi tutulan işçi sayısı ve çalışma yılı arttıkça idari para cezası artar.
Sigortasız Çalıştırılan İşçi Nasıl Bir Yol İzlemelidir?
Kayıt dışı çalıştırıldığını fark eden işçi, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü ve Merkez Müdürlüklerine dilekçe yazarak ya da telefonla ALO 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik İletişim Merkezini arayarak şikayette bulunabilir. Bu sayede iş yerinin fiilen veya kayıtlardan denetimi sağlanabilir. ALO 170 üzerinden yapılan ihbarlarda çalışanın kimliğinin gizli tutulduğu kurumca belirtilmektedir.
İşçinin SGK’ya başvurusunu özellikle çalışıyorken yapması önemlidir. Bu sayede fiili çalışma durumu SGK müfettişleri tarafından tespit edilmiş ve raporlanmış olur. İşçi teftiş gününden çok daha önce işe başladıysa ve bunu elindeki belgelerle ispat edebilirse, özellikle bir yıla kadar geriye dönük haklarını da alabilir. Maaşların elden ödenmesi, banka maaş yazısı, maaş bordrosu, noter belgesi gibi belgelerin olmaması halinde durumun ispatı zorlaşacaktır.
Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurudan sonuç alınamaması halinde 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu gereği hizmet tespit davası açılabilir. Sigortasız çalışılan her iş günü, işçinin emeklilik hesabında gün kaybı yaşamasına ve dolayısıyla da emeklilik tarihinin gecikmesine neden olmaktadır. İş mahkemesinde dava kazanılırsa çalışılan günlerin yeniden emeklilik hesabına dahil edilmesi sağlanabilir. İşçi çalıştığı hizmet yılının sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurup belgelerini sunabilir ve işverenden alacağını talep edebilir.